Gaz Ölçümü


İnsanların birçoğu iş yaşamı nedeni ile günlük yaşamlarının büyük kısmını kapalı ortamlarda geçirmektedir. Bu ortamların hava kalitesi, insan sağlığı ve verimliliği üzerinde büyük etkiye sahiptir. Günümüzde gerek duyulan enerjinin çok büyük bir kısmının fosil yakıtlardan sağlanması, kullanılan birçok kimyasalların tehlikeli, zararlı, toksik, olması;  ortamdaki havanın kirlenmesine ve insanların sağlıklarının bozulmalarına neden olmaktadır.
Aşağıdaki görselde üretim olmayan ofis çalışmalarında ortaya çıkan hava kirleticileri görülmektedir. Bu hava kirleticilerin yönetmeliklerde belirtilen sınır değerlerinin altında olması gerekmektedir. Bu sınır değerini aşan kirleticiler insan sağlığını olumsuz etkileyerek hastalıklara ve hatta ölümlere neden olmaktadırlar.
Çalışanların yaptıkları çalışmalar sırasında maruz kaldıkları gazlar ASTMD 4490 , TS EN 45544-1 ve TS EN 45544-2 standartları doğrultusunda ölçülerek çalışanın maruziyeti belirlenmektedir
Karbon Monoksit (CO):Karbonmonoksit karbon içeren yakıtların tam olmayan yanması sonucu açığa çıkar. Havadan hafif ve renksiz, kokusuz bir gazdır. Mavi bir alevle yanarak karbondioksit meydana getirir.Korbonmonoksitsıklıkla  odun, kömür, gaz yağı, doğal gaz gibi organik yakıtların, havalandırması az olan yerlerde yakılması sonucu ortaya çıkmaktadır. Garaj veya benzeri yerlerde egsoz dumanına bağlı olarak karbonmonoksit zehirlenmesi sıklıkla görülmekte ve ölümle sonuçlanabilmektedir. Solunum havasında karbonmonoksit  miktar tayini özel dedektör tüpleri ile örnekleme yapılarak gerçekleştirilmektedir. Ancak bu yöntemler güvenilir değillerdir.
Butür ölçümlerin yerine günümüzde teknolojik cihazlarla sensoryal ölçümler tercih edilmektedir
 
Oksijen (O2): Solunum havasında yeterli oksijen bulunmadan yaşamsal faaliyetler sürdürülemez. Çalışma alanlarında, atmosferdeki oksijenin tükenmesi; aerobik bakterilerin gelişimi, metallerin oksidasyonu, yanması ve diğer gazlarla yer değiştirmesi sonucu oluşur.Solunum havasındaki oksijen miktarının fazlalığında patlayıcı atmosfer oluşturur veya olabilecek kimyasal reaksiyonları hızlandırır. Solunum havasında oksijen miktarı, maksimum % 20.9-23.5, minimum %19.5 olmalıdır
VOC (Uçucu Organik Bileşikler): Aldehitler ve formaldehitlerden oluşan bu kimyasallar, boya, cila, halı kaplama, yapay ahşap levhalar, bazı yalıtım malzemeleri, çeşitli dekorasyon malzemeleri gibi çok sayıda yapı malzemesi ve ev ürünleri endüstrisinde, mobilyalarda, ayrıca bazı temizleyiciler ve kozmetik ürünlerde yaygın olarak kullanılmaktadır. Kısaca, Uçucu Organik Bileşikler sudaki klordan mobilyalarda kullanılan cilaya, dış ortam havasından, ayakkabı boyasına kadar birçok nedenle ev ve çalışma ortamına girebilmektedir. Bu nedenle, özellikle küçük ve yeterli şekilde havalandırılmayan mekânlarda, Uçucu Organik Bileşiklerin düzeyinin yüksek olduğu tespit edilmektedir.  VOC, İç ortamda bulundukları düzeye göre insan sağlığı üzerinde etkiler oluşturmaktadır. 2–3 ppm veya daha az düzeydeki uçucu organik bileşiklerle (VOC) temasa giren kişilerde göz, burun ve boğazda tahriş gibi alerjik reaksiyonlar ortaya çıkabilmektedir. 4–5 ppm de hafıza kaybı, hapşırma ve cilt kızarıklıkları oluşmaktar. 10–20 ppm düzeyinde ise, solunum güçlükleri ile gözlerde, burun ve boğazda yanma meydana gelebilmektedir. Uçucu organik bileşiklere (VOC) bazı insanlar, özellikle astım hastaları daha duyarlı olmakta ve bu tip hastalarda gözlenen astım krizlerinin başlamasına neden olabilmektedir. Uçucu organik bileşikler (VOC) kanserojen etkiye sahip olduklarından üzerinde dikkatlice durulması gerekmektedir. VOC değeri MDHS 70 ve TS ISO 16200 standartlarına göre uygun cihazlarla ölçülecektir.
LEL (Alt Patlama Sınırı): Yanıcı gazların alt ve üst patlama sınırları vardır. Kapalı hacimde var olan veya açığı çıkan yanıcı gazların konsantrasyonu bu patlama sınırları arasına ulaşırsa en ufak bir kıvılcımla bile oda patlaması meydana gelir.
NO2 (Azot Dioksit):Kerosen ısıtıcılar, çıkışı olamayan gaz sobalar, ısıtıcılar ve sigara dumanından iç ortama yayıldığı tahmin edilmektedir. Azot dioksitin meydana getirdiği sağlık etkileri: göz, burun ve boğaz tahrişlerine neden olurken, akciğer fonksiyonlarını yavaşlattığı ve gençlerde solunum yolu enfeksiyonlarını arttırdığına dair kanıtlar bulunmaktadır. Azot dioksiti iç ortamda azaltmak için gazla çalışan cihazların ayarları düzenli olarak yapılmalıdır. Çıkışı olan ısıtıcılar kullanılmalı, gaz sobalarında mutlaka fan kullanmaya özen gösterilmelidir. Bacaların temizliğine dikkat edilmeli, ayrıca merkezi ısı sisteminin temizliği, bakımı ve kontrolü için deneyimli kişilerden yararlanılmalıdır